2. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/21956 Karar No: 2017/737
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/21956 Esas 2017/737 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2015/21956 E. , 2017/737 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, nafakalar ve tazminatların miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise tamamına yönelik temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için tazminat talep eden tarafın kusursuz veya az kusurlu olması yanında, boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı niteliğinde de olması gerekir (TMK.m. 174/2). Mahkemece davalı erkeğin, davacıya manevi bağımsızlığı olan bir konut temin etmediği, ailesinin müdahalesine sessiz kaldığı ve kilolu diyerek aşağıladığı gerekçesiyle davalı tam kusurlu bulunarak, davacı kadının davasının kabulü ile kadın yararına manevi tazminata hükmolunmuştur. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden, mahkemece, gerekçeli kararda davalı erkeğe izafe edilen kusurlu davranışlardan aşağılama eylemine davacı dava dilekçesinde vakıa olarak dayanmamıştır. Mahkemece, usulüne uygun şekilde ileri sürülmeyen ve dayanılmayan vakıalar davalı erkeğe kusur olarak yüklenemez. Kaldı ki, mahkemenin kabulüne göre de, davacı tanığının aşağılamaya yönelik olarak anlattığı olayın evliliğin 3. ayında gerçekleştiği, bu olaydan sonra da tarafların evlilik birliğine devam ettikleri davacının bu eylemi böylelikle affettiğinin ya da en azından hoşgörüyle karşıladığının kabulü gerekir. Gerçekleşen bu durum karşında, davalı erkeğin, davacıya manevi bağımsızlığı olan bir konut temin etmemesi ve ailesinin müdahalesine sessiz kalması nedeniyle tam kusurlu olduğu
.../...
anlaşılmaktadır. Ne var ki, belirlenen ve gerçekleşen bu kusurlardan dolayı davalı erkek manevi tazminattan sorumlu tutulamaz. Bunun dışında davalının, davacı kadının kişilik haklarına saldırı sayılabilecek başkaca bir kusurlu davranışı da ispatlanamamıştır. Açıklanan nedenlerle, kadının manevi tazminat talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davalıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.01.2017 (Pzt.)