19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3092 Karar No: 2017/1793 Karar Tarihi: 06.03.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/3092 Esas 2017/1793 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı emekli müvekkilinin emekli maaşı üzerine davalı banka tarafından kesinti yapıldığı gerekçesiyle haksız ödemelerin istirdatına karar verilmesi talebiyle açılan davanın reddine karar verilmiştir. Mahkeme, istirdat davasının borç olmayan bir parayı ödenmesi halinde açılabileceğini ancak davacının kesintiye dair itirazı bulunmadığı ve kesintilerin kredi borcundan tahsil edildiği gerekçesiyle davanın reddine hükmetmiştir. Kararda, emekli maaşlarının haczedilemeyeceğine ilişkin hüküm getirilmeden önce başlanan kesintilerin devam ettiği, ancak yasa geldikten sonra kesintilerin hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise 506 sayılı Kanun'un 121. maddesi emekli maaşlarının haczedilemeyeceğini, istirdat davası ise Türk Borçlar Kanunu'nun 166. maddesi uyarınca borç olmayan paraların istiratına ilişkin bir dava türüdür.
19. Hukuk Dairesi 2016/3092 E. , 2017/1793 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı banka tarafından genel kredi sözleşmesinden dolayı açılan icra takibi dosyasında müvekkilinin emekli maaşı üzerine haciz konulmak suretiyle kesinti yapıldığını, emekli maaşı üzerinde haciz yapılamayacağını bilmesi gereken bankanın kötü niyetli olduğunu, İcra Mahkemesinin kararı ile müvekkilinin emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırıldığını ileri sürerek, haksız ödemelerin tutarı olan 15.866,00 TL"nin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, istirdat davasının borçlu bulunulmayan bir paranın kesinleşmiş icra takibi neticesinde ödenmesi halinde açılabileceğini, yapılan kesintilerin borç olmayan bir para ilgili olmayıp davacının kredi borcundan dolayı tahsil edildiğini, davacının maaşında yapılan kesintilerin 506 sayılı yasanın 121. Maddesi gereği emekli maaşlarının haczedilemeyeceğine ilişkin hüküm getirilmeden önce başlandığını, yasa geldikten sonra kesintilerin devam ettiğini ve borçlu bu süreçte itirazda bulunmadığından kesintiye dair zımni iradesini ortaya koyduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, mevcut davanın görülme şartlarından en önemlisinin borç olmayan bir parayı ödenmesi olduğu, istirdatı istenen emekli maaşı kesintisinin istirdat davasının konusu olmayacağından ve davacının kesinleşen takipte borçlu olmadığına dair bir itirazı da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yönünde karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 06/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.