Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/4028 Esas 2018/10309 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4028
Karar No: 2018/10309
Karar Tarihi: 06.11.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/4028 Esas 2018/10309 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, göçmen konutları projesi kapsamında ödemiş olduğu 2.500.000 TL'nin geri verilmediği ve kendisine daire tahsis edilmediği gerekçesiyle davalıdan para tahsili istemiştir. Mahkeme, davacının talebini kabul ederek davalıdan 2.500,00-TL bedelin ödeme tarihi olan 24.09.1991 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek olan yasal faizi ile birlikte tahsil edilmesine karar vermiştir. Ancak davalı tarafından temyiz edilen kararın bozulmasına ve Tüketici Mahkemeleri'nin görevli olduğuna karar verilmiştir.
Kanun maddeleri açıklaması:
- 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un amaç başlıklı 1. maddesi, kanunun amacını açıklar.
- Kapsam başlıklı 2. maddesinde ise kanun, tüketici işlemlerini kapsar.
- 3. maddesinde mal, satıcı ve tüketici tanımları yer almaktadır.
- 23. maddesinin 1. fıkrasında ise Tüketici Mahkemeleri'nin kanunun uygulanmasından doğacak ihtilaflara bakacak görevli mahkeme olduğu belirtilmektedir.
13. Hukuk Dairesi         2017/4028 E.  ,  2018/10309 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, 1990 yılında göçmen olarak Türkiye"ye geldiğini, göçmen olması nedeni ile davalı idare tarafından göçmen konutları projesi kapsamında konut verileceğinin bildirildiğini ve kendisine verilen talimat uyarınca Başbakanlığa bağlı ... idaresinin Emlak Bankası ... şubesi aracılığı ile göçmen konutlarına ait hesaba 2.500.000 TL (eski Türk Lirası) yatırdığını ancak vaadedilen dairenin kendisine tahsis olunmadığı gibi ödediği paranın da geri verilmediğini, teklif edilen ücretin 2.150,00 gibi cüzi bir rakam olduğunu ileri sürerek 2.500.000 TL."nin ödeme tarihi olan 24.09.1991 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davacının davasının aynen kabulü ile 2.500,00-TL bedelin ödeme tarihi olan 24.09.1991 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı yasanın amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı yasanın 23. maddesinin 1. fıkrasında ise “bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır” hükmüyle kanunun uygulanmasından doğacak ihtilaflara bakacak görevli mahkeme belirtilmiştir. Somut olayda uyuşmazlık, Devlet Bakanlığı koordinatörlüğünde yapılan göçmen konutlarından davacı adına tahsis yapılmaması nedeniyle yatırılan peşinatın iadesi isteminden kaynaklanmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkemece, davaya bakmakla Tüketici Mahkemeleri görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalı tarafın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca davalı tarafın temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.